Merhabalar ben Koray.
Erasmus gençlik değişimi programına başvurarak Yunanistan'ın Atina şehrine
geldim. Öncelikle bu benim ilk uçak ve yurtdışı deneyimimdi ve bu projenin bir
parçası olmaktan çok memnun olduğumu belirtmek istiyorum. Yolculuğumdan başlarsak
zahmetli ve uykusuz bir gündü diyebilirim. Eskişehirden gece otobüse binerek
Ankara'ya ulaştım. Bir haftamı geçireceğim insanlarla tanıştım ve İstanbul
yolculuğu bizim için başladı. İstanbul'da havaalanında ekip arkadaşlarımdan
biri eski projesindeki arkadaşıyla bir anda karşılaştı ve hayat bir mesaj verdi
o anda herkese: Dünya gerçekten çok küçük. Atinaya ulaştığımızda hava da bizim
güzel günler geçireceğimizin müjdesini veriyordu. Otele doğru yola koyulmuşken
otobüste daha sonradan oda arkadaşım olarak tanıyacağım Simone ile karşılaştık
. Kendisi İtalyadan katılıyor ve kendi grubunun lideri . Gerçekten güzel bir
insan . Otele ulaştığımızda güneş yavaş yavaş etkisini yitiriyordu.
Akşam yemeğinde ve
projenin geri kalanında çoğu insanla tanışma fırsatım oldu. Her sabah her ülke
kendi oyununu katılımcılara oynattı bu oyunlar katılımcıların kaynaşmasına ön
ayak oldu diyebilirim. Projenin ilk günü ülkeler işsizlik hakkında genel
sunumlarını yaptı. Herkes kendi ülkelerindeki işsizliği,işsizlik oranlarını, işsizliğe
bakış açılarını ve çözmek için neler yapabilceklerini konuştu, tartıştı. Fakat
ilk gün kendimi bir gençlik değişimine değil de eğitim kursuna gelmiş gibi
hissetmedim değil... Neyse ki sonraki günlerde daha fazla boş vaktimiz oldu.
İlk aktivitemiz işsizlik
hakkında halk röportajlarıydı. Yunan grubundan Artemis bizi marinaya götürdü ve
halkın nabzını tuttuk. Röportaj yaptık ve onlarla sohbet etme imkanı yakaladık. Daha sonraki günlerde de işsizlik hakkında capsler hazırladık, videolar çektik, kendi CV mizi oluşturduk ve daha sonra bunun hakkında tartıştık.
Projenin sosyal kısmına gelirsek her ülke kahve
aralarında kendi atıştırmalıklarını katılımcılara tanıttı. En ilgi çeken Türk
kahvesi oldu diyebilirim. Geceleri şehir merkezinde ayrıca Gylfada da çokça
vakit geçirdik. Son 2 gün Akropolis, Plaka ve şehir stadyumunu gezdik. Genel
olarak bu projenin bana kattıkları anlatmakla bitmez aslında. Dünyanın sadece
yaşadığımız yerle sınırlı kalmadığını, dünyadaki her insanın ortak bir noktada
buluştuğunu görme fırsatım oldu. Dünya gerçekten uçsuz bucaksız, maalesef biz
küçücük dünyalarımıza sıkışıp bunu göremiyoruz. Farklı kültürler, farklı içecekler, farklı yemekler, farklı yerler, farklı insanlar...
Ve sanırım hayatımın
sonuna kadar bunları görebilmek ve tadabilmek için yaşayacağım.
No comments:
Post a Comment